Microsoft’un Copilot‘u, Google’ın Gemini‘si ve OpenAI’ın GPT-4o‘su… Teknoloji devleri, bir zamanlar laboratuvar testleriyle sınırlı olan yapay zeka sohbet botlarını artık herkesin erişimine açıyor.
Peki, bu büyük dil modelleri (LLM) gerçekte nasıl çalışıyor? OpenAI’ın önceki nesil modeli GPT-3, yapay zekanın “dil öğrenmek için bir dizi otomatik tamamlama programı kullandığını” ve bu sistemlerin “dilin istatistiksel özelliklerini analiz ederek önceki kelimelere dayanarak tahminler yaptığını” açıklamıştı.
İnsan perspektifinden bakarsak durumu şöyle özetleriz: “Bu yapay zeka araçları, devasa otomatik tamamlama sistemlerinden ibaret. Temel olarak, herhangi bir cümlede hangi kelimenin bir sonrakine geleceğini tahmin etmek için eğitiliyorlar. Ancak, sabit bir ‘gerçekler’ veritabanına sahip değiller—sadece kulağa makul gelen ifadeler üretiyorlar. Bu yüzden, söyledikleri şeyin doğruluğundan ziyade, ne kadar inandırıcı gözüktüğüne odaklanıyorlar.”
Tabii yapay zeka ekosistemi sadece büyük dil modellerinden ibaret değil. Yeni oyuncular, yeni teknolojiler ve evrimleşen markalar… Daha düne kadar Bing ve Bard hakkında konuşuyorduk; şimdi ise Copilot ve Gemini sahnede. Adlar değişse de, yapay zekanın interneti nasıl şekillendirdiğini ve geleceğin nasıl inşa edildiğini burada, Tech Dergi üzerinde takip edebilirsiniz.
Diğer haberlerimize buradan ulaşabilirsiniz!