James Webb Uzay Teleskobu (JWST), Plüton’un en büyük uydusu Charon’un yüzeyinde karbondioksit ve hidrojen peroksit izlerine rastladı. Bu yeni keşif, bilim insanlarına Güneş Sistemi’nin uzak bölgelerindeki buzlu cisimlerin oluşumuna dair önemli ipuçları sunuyor.
Charon, yaklaşık 1,200 kilometre çapında, orta büyüklükte bir gökcismi olarak 1978’de keşfedildiğinden beri bilim insanlarının ilgisini çekiyor. Ancak, önceki çalışmalar yalnızca sınırlı bir ışık spektrumunu analiz edebildiği için yüzeyinin tam bileşimi konusunda eksik bilgilere sahiptik. JWST’nin yüksek hassasiyetli gözlemleri sayesinde, Charon’un yüzeyinde daha önce tespit edilemeyen bu iki bileşiğin varlığı doğrulandı.
Bu araştırmayı yöneten Southwest Araştırma Enstitüsü’nden Dr. Silvia Protopapa, “Çalışmamız, Charon’un yüzeyinin oluşum sürecine dair izler barındırdığını ortaya koyuyor. Karbondioksitin varlığı, bu uydu yüzeyinde kraterleşme olaylarıyla yüzeye çıkan bileşenlerin etkilerini yansıtıyor. Ayrıca, hidrojen peroksit gibi radyasyona bağlı bileşiklerin bulunması, uydunun su-buz açısından zengin yüzeyinin güneş ışığı ve güneş rüzgarı gibi etkenlerle nasıl şekillendiğini gösteriyor,” diye belirtti.
Kuiper Kuşağı’ndaki Çalışmalar İçin Yeni Bir Ufuk
Charon’un, Neptün’ün ötesinde, Güneş Sistemi’nin en dış bölgelerindeki Kuiper Kuşağı’nda yer alması bu uyduyu, dış sistemlerdeki cisimlerin incelenmesi açısından benzersiz kılıyor. Kuiper Kuşağı’ndaki daha büyük cisimlerin yüzeyleri genellikle metan gibi uçucu buzlarla kaplıyken, Charon bu tür katmanlardan yoksun. Bu da bilim insanlarının uydunun yüzey bileşimini daha net incelemelerine olanak tanıyor.
Araştırma ekibi, Charon’un yüzeyinde karbondioksit olduğunu uzun zamandır düşünüyordu. Ancak JWST ile doğrulanan bu veri, Charon’un yüzeyindeki karbon bileşiklerinin çoğunlukla iç yapısının dış katmanlara taşınmasıyla oluştuğunu gösteriyor.
Hidrojen peroksit keşfi ise bilim insanları için beklenmedik bir sonuç oldu. Bu bulgu, Güneş Sistemi’nin dış sınırlarındaki buzlu uyduların güneşten gelen ultraviyole ışınları ve enerjik parçacıklarla nasıl etkilendiğini gösteriyor. JWST ekibi, Charon üzerindeki araştırmalarına devam ederek uydunun kimyasal bileşimini daha ayrıntılı olarak keşfetmeyi amaçlıyor. Özellikle mevcut verilerde kapsanmayan ışık spektrumlarına yönelik yapılacak yeni gözlemler, Charon’un yüzeyindeki kimyasal süreçlere dair daha fazla ipucu sağlayabilir ve Güneş Sistemi’nin uzak bölgelerine dair önemli bilgiler sunabilir.