Bilim insanları, milyonları etkileyen genetik saç dökülmesine karşı etkili olabilecek yeni bir tedavi yöntemi keşfetmiş olabilir. Bu şaşırtıcı buluş, insan DNA’sını oluşturan doğal bir şeker olan deoksiriboz üzerinde yapılan araştırmalardan doğdu.
Farelerde Şaşırtıcı Keşif
Araştırmacılar, farelerin yaralarını iyileştirmek için deoksiriboz şekerini topikal olarak uygularken, beklenmedik bir şekilde yara çevresindeki tüylerin daha hızlı uzadığını fark etti. Bu gözlem, şekerin saç büyümesini teşvik edebileceği fikrini doğurdu.
Bir sonraki adımda, testosteron kaynaklı saç dökülmesi olan erkek fareler üzerinde bir deney yapıldı. Farelerin sırtındaki tüyler alınarak, deoksiriboz jeli uygulandı. Sonuçlar oldukça etkileyiciydi: Jel, uzun ve kalın tüylerin “güçlü” şekilde yeniden çıkmasını sağladı.
Hatta, bu doğal şeker jeli, saç dökülmesine karşı yaygın olarak kullanılan minoksidil (Rogaine) kadar etkiliydi.
İnsanlar İçin Yeni Bir Umut
Araştırmayı yürüten Sheffield Üniversitesi’nden doku mühendisi Sheila MacNeil, şu açıklamada bulundu:
“Araştırmamız, saç dökülmesine karşı çözümün, saç köklerindeki kan dolaşımını artırmak için doğal bir deoksiriboz şekerinin kullanılmasında yatabileceğini gösteriyor.”
Androjenik alopesi (genetik saç dökülmesi) dünya çapında erkeklerin ve kadınların yaklaşık %40’ını etkiliyor. Ancak şu anda ABD Gıda ve İlaç İdaresi (FDA) tarafından onaylanmış sadece iki ilaç bulunuyor:
- Minoksidil: Çoğu kişi için saç dökülmesini yavaşlatıyor ve kısmen saç büyümesini sağlıyor. Ancak herkes üzerinde etkili değil.
- Finasterid (Propecia): Erkeklerde testosteron seviyelerini dengeleyerek saç dökülmesini durduruyor. Ancak kadınlar için onaylanmamış durumda ve ciddi yan etkilerle ilişkilendiriliyor.
Bu bağlamda, deoksiriboz jeli, yan etkisiz, toksik olmayan ve sürdürülebilir bir çözüm olarak umut vadediyor.
Farelerde %90’a Varan Saç Yeniden Çıkışı
Deneylerde, deoksiriboz jeli uygulanan farelerin %80-90’ında yeni saç büyümesi gözlendi. Minoksidil ile birlikte kullanılan jelin de etkili olduğu görüldü, ancak tek başına kullanıldığında da aynı derecede başarılıydı.
Araştırmacılar, jel uygulanan bölgede kan damarlarında ve deri hücrelerinde artış olduğunu gözlemledi. Bu durum, kan dolaşımının saç köklerinin büyümesine doğrudan katkı sağladığını düşündürüyor.
İnsanlarda Kullanım Potansiyeli
Eğer bu jel insanlarda da etkili olursa:
- Kemoterapi sonrası saç, kaş ve kirpik büyümesini teşvik etmek,
- Alopecia areata (bölgesel saç dökülmesi) gibi durumları tedavi etmek,
- Yan etkisiz bir saç dökülmesi çözümü sunmak mümkün olabilir.
Ancak MacNeil, bu buluşun henüz erken aşamada olduğunu vurgulayarak, daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyulduğunu belirtti:
“Sonuçlar umut verici, ancak daha geniş çaplı çalışmalara ihtiyacımız var.”
Bu çalışma Frontiers in Pharmacology dergisinde yayımlandı ve bilim dünyasında büyük yankı uyandırdı.
Sonuç
Saç dökülmesine karşı şeker bazlı bu yeni jel, bilim insanlarının yıllardır aradığı toksik olmayan ve etkili bir çözüm olabilir. Eğer insanlar üzerinde de olumlu sonuçlar verirse, milyonlarca kişi için devrim niteliğinde bir tedaviye dönüşebilir.